EDİRNE’NİN NÜFUSUNDA DEĞİŞİM RÜZGARLARI

Ender Bilar2023-02-25T23:20:11+03:00

Demografi (Nüfus Bilimi), insan nüfusunu inceleyen ve bu nüfusun boyutlarını, yapısını ve çeşitli niteliklerini sayısal açıdan irdeleyen bir bilimdir.[1]

Yaşam süreci ise insanoğlunun doğum ve ölüm arasındaki mesafesidir. Doğum, canlıların var olabilmesi için elzem olan bir durumdur. Ölüm ise yaşamın tek ve en acı gerçeği olup kaçınılmazdır. Aslında Ölüm, ölenin yaşamsal bütün işlevleri yitirmesi ardından yaşayanlarda bıraktığı bir iz olmak yanında yaşayanların verdiği bir addır.[2]

Kentlerin nüfuslanma sürecini yakından ilgilendiren önemli göstergelerinden biri de ülkelerin toplam doğurganlık hızı ve doğumda yaşam beklentisi[3] ile ölüm hızıdır.

Ülkemizin sosyal ve demografik verileri ile diğer alanlardaki veri ve bilgileri toplayıp derleyerek gerekli istatistiki bilgilerin üretilmesini, yayımlanmasını ve dağıtımını sağlayan kamu kurumu da Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’dur.

Günümüzde TÜİK’in yayımladığı bazı bilgi ve veriler tartışılsa da yayımladığı bilgi ve veriler bilim insanları ile kurum ve kuruluşların yapacakları çalışmalara ışık tutmaktadır.

Edirne nüfusunun oluşmasına etki eden unsurlardan birisi kentin doğum hızıdır. Türkiye’nin nüfusu 1927 yılında 13.648.270 iken Edirne’nin nüfusu 150.889’dır. Edirne nüfusu 1935 yılında 184.840’a, 1940 yılında 251.373’e, 1945 yılında da 198.271’e ulaşmıştır. Edirne ilinin en yüksek yıllık nüfus artış hızı binde 61.5 ile 1935-1940 döneminde gerçekleşirken en düşük yıllık nüfus artış hızı ise binde -47.5 ile 1940-1945 döneminde olmuştur. Genel nüfus sayımlarında, 1970 yılından itibaren kadının yaşam boyunca doğurduğu çocuk sayısı derlenerek, doğurganlık ile ilgili bilgi edinmeye başlanmıştır. 1960 yılında doğurgan çağdaki her bin kadına 653 çocuk düşerken 2000 yılında her 1000 kadına 234 çocuk düşmektedir. Kadın başına düşen çocuk sayısı son 40 yıl içinde yaklaşık % 64 oranında azalma göstermiştir.[4] 1970’lı yıllarda “45-49” yaştaki kadınlar ortalama 5.2 çocuk dünyaya getirmiş iken, 2000 yılında aynı kuşaktaki kadınlar ortalama 2.8 çocuk dünyaya getirmiştir. Edirne’nin 1980’de 2.41 olan doğurganlık hızı, 2000 yılında 1.66’ya, 2010 yılında 1.39, 2020 yılında 1.34’e düşerken 2021 yılında ise 1.31 olmuştur. Türkiye’nin 2021 yılı doğurganlık hızı 1.70 olduğuna göre Edirne’nin doğurganlık hızı Türkiye’nin doğurganlık hız ortalamasının altında kalmıştır.

Edirne’de doğum hızının düşük oluşu Edirne nüfusu içindeki Edirne doğumlu kişilerin sayısını da düşürmektedir. 1935 yılında Edirne doğumlular nüfusun % 61.67’sini oluştururken 1975 yılında bu oran % 84.82’e yükselmiştir. 2021 yılında ise Edirne’de yaşayan Edirne doğumluların oranı % 66.9 olmuştur.

Kentin nüfuslanma sürecinin diğer bir göstergesi de kent insanının nüfus içindeki ölüm hızıdır. TÜİK’in açıkladığı verileri ışığında Türkiye’nin 2020 yılında 507.938 olan toplam ölüm sayısı 2021 yılında % 11,4 artarak 565.594’e yükselmiştir. Bin kişi başına düşen ölüm sayısını ifade eden kaba ölüm hızı, 2020 yılında binde 6,1 iken 2021 yılında binde 6,7 olmuştur.

Kaba ölüm hızının en yüksek olduğu iller incelendiğinde Edirne, ilk dört il arasında yer almıştır. 2021 verilerine göre İllere göre kaba ölüm hızı binde 12,7 ile Sinop ve Kastamonu, binde 11,2 ile Giresun ve Edirne, binde 11,1 ile Balıkesir ve Çankırı, binde 10,8 ile Çanakkale yer almıştır.  Kaba ölüm hızının en düşük olduğu il ise binde 2,8 ile Şırnak olmuştur.

Edirne’nin 2009 yılı ölüm sayısı 2.960 olup kaba ölüm hızı da binde 7.5’dir. 2015 yılına geldiğimizde kentin ölüm sayısı 3.541 olurken kaba ölüm hızı da binde 8.8’e yükselmiştir. Covid-19 dönemi olan 2000 yılında Edirne’de ölüm sayısı 3.777 olurken kaba ölüm hızı da binde 9.2’ye yükselmiştir. 2021 yılında da ölüm sayısı 4.596 iken kaba ölüm hızı da binde 11.2 olmuştur. Türkiye’nin ortalama kaba ölüm hızı binde 6.7’dir. Bu veriler ışığında Edirne’nin kaba ölüm hızı Türkiye’nin çok üstündedir.

TÜİK’in İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması ve seçilmiş ölüm nedenlerine göre ölümler incelendiğinde Türkiye’de Covid-19 kaynaklı ölüm sayısı 2020 yılında 22.136, 2021 yılında da 65.198 olmak üzere toplam 87.334 olarak gerçekleştiği belirtilmektedir. Ancak Türkiye genelinde toplam ölüm sayısı 2018 yılında 426.449 iken 2019 yılında 435.941’e 2020 yılında 507.938’e 2021 yılında da 565.594 yükselmiştir.

Edirne genelinde de Covid-19 salgını nedeniyle 2020 yılında 90 ölüm gerçekleşirken 2021 yılında bu sayı 623’e yükselmiştir. Edirne’de Covid-19 salgını nedeniyle gerçekleşen toplam ölüm sayısı  716 olarak belirtilmiştir. Edirne’de en çok ölüm dolaşım sistemi hastalıklarında gerçekleşmiştir. 2020 yılında 1.512, 2021 yılında da 1.703 ölüm bu hastalıktan olmuştur. Edirne’de 2018 yılında 3.509 toplam ölüm gerçekleşirken bu sayı 2019’da 3.547’e, 2020 yılında 3.777’e, 2021 yılında da 4.596’a yükselmiştir. Covid-19 döneminde yükselen ölüm sayıları aslında her şeyi açıklamaktadır.

Türkiye genelinde gerçekleşen ölüm nedenlerini incelediğimizde dolaşım sistemi kaynaklı hastalık ölümlerinin ilk sırada yer aldığı görülmektedir. 2021 yılında %33,4 ile dolaşım sistemi hastalıkları ilk sırada yer almıştır. Bu ölüm nedenini %14,0 ile iyi huylu ve kötü huylu tümörler, %13,4 ile solunum sistemi hastalıkları izlemiştir.

Bu bağlam da, Edirne nüfusu 2021 yılında 412.115’e ulaşırken 2022 yılında 414.7147 olmuştur. Kentin yıllık nüfus artışı binde 6.3 olarak gerçekleşmiştir. Bu bağlamda göç veren kent olan Edirne 2021 yılında dışarıdan 19.443 göç alırken 15.822 göç vermiştir. Edirne’nin 2021 yılı göç hızı binde 8.8’dir. Edirne nüfusunun içinde yabancı uyruklu kişi sayısı da artmaktadır. 2021 yılında Edirne’de ikamet eden 5.900 olan yabancı uyruklu kişi sayısı 2022 yılında 7.035’e yükselmiştir.

Sonuç olarak Edirne nüfusunun her geçen yıl doğum ve nüfus artış hızları Türkiye ortalamasının çok altında kalmaktadır. Edirne’nin aldığı göç hızı da yüksektir. Kentin ölüm hızı da Türkiye ortalamasının üstündedir. Kentin nüfus sayılarındaki bu değişimler ileriki yıllarda kentin kültür ve sosyal yaşamına etki edeceği muhakkaktır. Kentin sosyal, kültür ve demografik yapısını korumak amacıyla stratejik plan ve programların yapılması gerekmektedir. Yoksa tarih, kültür ve sanat kent Edirne’de çikolata ve kabak gibi festivallerine ev sahipliği çok yaparız.

Foto: Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Arşivi

  • Kaynakçalar:
  • [1] Danış, Diğdem (2023) Demografi: Nüfus meselelerine sosyolojik bir bakış, Ders:1 Giriş. –(https://acikders.tuba.gov.tr/pluginfile.php/4144/mod_resource/content/2/TUBA1.pdf) Erişim Tarihi: 23 Şubat 2023
  • [2] Keseroğlu, H. S. (2019). Ölüm . Türk Kütüphaneciliği , 33 (3) , 197-201.
  • [3] Can, B., & Avcı, S., (2021). Demografik geçiş teorisi açısından Türkiye’nin demografik geçiş aşamaları ve nüfuslanma süreci. Doğu Coğrafya Dergisi, 26 (46), 229-252.
  • [4] DİE (2002) 2000 Genel Nüfus Sayımı, Nüfusun sosyal ve ekonomik nitelikleri il/Edirne.-Ankara: T.C. Başbakanlık Devlet İstatistik Enstitüsü, s.35

Bu gönderiyi paylaş

Facebook Twitter LinkedIn E-posta Naber

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Son Yazılar

  • EDİRNE’DE BAHAR; “EDİRNE SÜMBÜLÜ”
  • EDİRNE’NİN NÜFUSUNDA DEĞİŞİM RÜZGARLARI
  • EDİRNE DEPREM İÇİN GÜVENLİ LİMAN MI?
  • EDİRNE’NİN ŞEHİR TARİHİNDE YAŞANILAN DEPREMLER
  • TRT RADYO 1’DE DÜNYA’NIN EN GÜZEL YERİ EDİRNE’Yİ ANLATTIK.

Son Yorumlar

    Sosyal Medya

    Facebook Twitter Instagram Linkedin

    Kategoriler

    • Blog Yazıları
    • Basından
    • Videolar
    • Kitapları
    • Makaleleri
    • Fotoğraflar
    • Bildileri
    • Ödül ve Başarılar
    • Projeleri
    • Genel

    • Hayatı
    • Yayınları
    • Projeleri
    • Fotoğraf ve Videolar
    • Aldığı Görevler
    • Basından
    • Ödül ve Başarılar
    • İletişim ve Linkler

    Enderbilar.com © Copyright 2021. Tüm Hakları Saklıdır.