Edirne’de Gençlik: 19 Mayıs’ta Gerçekler ve Beklentiler

Ender Bilar2025-05-24T08:08:25+03:00

Bugün günlerden 19 Mayıs olunca devlet büyüklerimiz ile kentlerin yöneticileri ve iş insanları yine görsel ve yazılı basında gençlere yönelik paylaşımlarda bulunduğunu görmekteyiz.

Söylem bazında değer gören gençliğin özellikle çok partili dönemden sonra her ne kadar gençlere değer veriliyor, gençler önemseniyor ve geleceğin teminatı olarak görüldüğü ve onların gelişim ve refahının sağlamaya yönelik politika ve hizmetlerin önemsendiği ve uygulamaya konabildiği söylense de tartışmaya açıktır.[1]

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2023 yılsonu itibarıyla Türkiye’nin toplam nüfusu 85 milyon 372 bin 377 kişi iken 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 12 milyon 872 bin 39 kişi olmuştur. Genç nüfus, toplam nüfusun %15,1’ini oluşturmuştur.[2] 2024 yıl sonu itibarıyla ise  Türkiye’nin toplam nüfusu 85 milyon 664 bin 944 kişi iken 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 12 milyon 763 bin 159 kişi oldu. Genç nüfus, toplam nüfusun %14,9’a düşmüştür. Ülkemizde genç nüfus oranı giderek düşmektedir.

Edirne ilimizin de 2023 yılı nüfusu 419.913 olup nüfusumuzun 59.276’sını genç nüfus oluşturmuştu. Edirne’de genç nüfusun toplam nüfusa oranı da % 14.1 idi. 2024 yılı verilerine göre de kentin nüfusu 421.247″e yükselirken genç nüfusa oranı ise %13.8’e düşmüştür. Edirne 2024 yılı verilerine göre  %13,8 ile genç nüfus oranı en düşük 24. il oldu.

Görüldüğü gibi Edirne’de genç nüfusun toplam nüfusa göre oranı Türkiye ortalamasının altında yer almaktadır.

Yarınlarımızın teminatı dediğimiz çocuk ve gençlerin yetiştirilmesinde önemli merkezlerin başında Eğitim kurumları gelmektedir. Ancak ülkemizdeki eğitim politikalarının yetersizliği onları geleceğe hazırlama noktasındaki başarısızlığı da beraberinde getirmektedir.

Gençlerimizin eğitiminde önemli rol oynayan okullaşma oranlarını incelediğimizde de Türkiye genelinde 2019/20 eğitim-öğretim döneminde okullaşma oranı ilkokulda % 93.6, ortaokulda % 95.9, ortaöğretim de %85.0 iken 2023/24 döneminde ilkokul düzeyinde % 95.0,  ortaokul % 91.5, ortaöğretim ise % 88 oranında gerçekleşmiştir.

Edirne ilinde bu oranları incelediğimizde de 2019/20 eğitim-öğretim döneminde ilkokul düzeyinde % 95.13, ortaokul % 95.13, genel ortaöğretim de % 53.28, ortaöğretim (lise) % 85,52 olarak gerçekleşmiştir. 2023/24 döneminde ise ilkokul % 95,06, ilköğretim (ilkokul-ortaokul) % 96,78, ortaokul %92,91, genel ortaöğretim % 54,63, ortaöğretim (Lise) % 86,88 düzeyinde olmuştur. [3]

Aslında toplumsal gelişmenin önemli unsuru olan eğitim, kalkınmanın, ekonomik büyüme ve temel taşı olduğu da bilinmektedir. M. Kemal Atatürk’te “Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.” diyerek bizleri yıllar öncesinden de uyarmıştır.

Gerek ülkemizde gerekse kentimizdeki okullaşma oranlarındaki yetersizlikler öğrencilerin kaliteli eğitim almasını sağlayamamaktadır. Eğitim sistemindeki yanlışlıklar öğrencilerin araştıran, öğrenen ve  sorgulayan bir gençlik olarak yetişmesini engellemektedir. Eğitim politikaları, çocuk ve gençlerin bilgi yolunda yürümesini gerçekleştirememektedir.  Kitap okuma alışkanlığı olmayan bir gençlikten üniversite giriş sınavında başarı öyküsü yaratmasını beklemek ne kadar doğrudur?

Atatürk’ün Cumhuriyeti kurduğu ilk yıllarda ülkede harf devrimini gerçekleştirip okuma seferberliği başlatması, halkevlerini kurması, bu halkevleri aracılığıyla okuma odaları açması, Köy Enstitülerini kurup faaliyete geçirmesi, gençleri bilginin aydınlığında yetişmesini sağlamak için yaptığı çalışmalar değil midir?

Son yıllarda eğitimin  özelleştirilmesindeki yanlışlar, yükseköğretimde her kente bir üniversite kurma telaşı, akademik personel kriterlerindeki değişimler üniversitelerdeki eğitim kalitesini de düşürmüştür.

Bu bağlam da, genç nüfus işsizliğinin nedenleri arasında, genç olarak kabul edilen 15-24 yaş grubu içerisinde eğitime katılanların oranının yüksek olması, tecrübe eksikliği, yeni işler yaratılamaması, gençlerin sahip olduğu niteliklerin iş gücü piyasasının taleplerini karşılayamaması yer almaktadır.[4]

Hane halkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre gençlerde işgücüne katılma oranı, 2023 yılında %45,6 olmuştur. Gençlerde işsizlik oranı da, 2023 yılında %17,4 dır. İşin en ilginç tarafı da ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı 2023 yılında %22,5 dir. Bu bağlam da, eğitim ve istihdamda gözükmeyen 15-17 yaş grubundaki erkek çocuk oranı da %7.7 olup kız çocuk oranı da 10.4’dür. Yine TÜİK’in 2024 yılı verilerine göre ne eğitimde ne de istihdam da olan gençlerimizin oranı % 22.9 olmuştur. Eğitim ve istihdam da olmayan çocuk ve gençlerimiz nerededir?

1980’li yıllarda başlayan Bilgi Toplumuna geçiş süreci ile birlikte küreselleşmenin getirdiği yeni dünya anlayışı kalifiyeli insan gücünün önemini artırmış ve beyin göçünün artmasını sağlamıştır. Genç nüfusun beklentilerinin karşılanamaması, yaşam standartlarındaki eşitsizlikler, adalet ve özgürlük gibi kavramların erimesi, liyakatsiz bir yönetim anlayışı vd. sorunlar beraberinde Türkiye’den beyin göçünü hızlandırmıştır.
Nitekim 2017 TUİK verilerine göre Türkiye’den göç eden kişi sayısı bir önceki yıla kıyasla yüzde 42,5 artış göstermiştir. 2022 yılında ise bir önceki yıla göre % 62,3 artmıştır. Türkiye’den göç eden nüfusun yaş gruplarına bakıldığında, en fazla göç edenlerin %15,8 ile yine 25-29 yaş grubunda olduğu görülmüştür.

Edirne’den de 2022 yılında yurtdışına göç eden kişi sayısı bir önceki yıla göre %45.32 artış gösterdiği[5] TÜİK kayıtlarından görülmektedir.

TÜİK 17.05.2024 tarihinde yayımladığı 53677 nolu bültende ise gençlerin %54.0’ı kendini mutlu hissettiği, %65.5’i de almış olduğu eğitimden memnun olduğunu belirtmektedir.
Bu bağlamda 2024 yılı Hanehalkı Bilişim Teknolojileri (BT) Kullanım Araştırması sonuçlarına göre 16-24 yaş grubundaki gençlerin İnternet aracılığı ile yürüttüğü faaliyetlerde, mesajlaşma %98,5 ilk sırayı alırken, %95,7 ile sosyal medya üzerinden profil oluşturma ve içerik paylaşma ikinci sırada yer aldı. Bunu %95,3 ile İnternet üzerinden sesli ve görüntülü arama yapma, %89,8 ile paylaşım sitelerinden video izleme takip etti. Gençlerin İnternette en az yürüttüğü faaliyet ise %6,2 ile toplumsal veya siyasal konuda online tartışma/oylamaya katılma oldu. Sonuçların içinde internet ortamında kitap okuama ve araştırma yapma gibi bilgiye erişim noktasında  bir verinin olmaması toplumsal duyarlılık noktasındaki faaliyetlerde de %6.2’lik bir verinin ortaya çıkması üzerinde durulması gereken bir konudur.

Kültür-Sanat Kenti Edirne olarak adlandırdığımız kentimizde çağdaş bir “Kültür ve Sanat Merkezi”nin bulunmayışı, çocuk ve gençlerimizin bilgiye erişim noktasındaki zorlukları, bilginin aydınlığında yürümeleri için gerekli alt yapının olmayışı gençlerin kafeterya köşelerinde ders çalışmaya, sınavlara hazırlanmaya ve sosyalleşmeye zorlamaktadır.

Eğitim gören gençlerin ulaşım sorunları ile sağlıklı beslenmeleri için sağlanamayan imkanlar, gençlerin işsizlik sorunları beraberinde birçok sorunu da beraberinde getirmektedir.
Kültür Merkezleri; çocuk ve gençlerin kültürel, sosyal ve entelektüel birikimine katkı sağlayan mekanlar olduğu bilinmeli ve kentimizin her bir mahallesinde bilgi merkezlerinin yapılması gerekli olup kitapla yani bilgiyle buluşmaları sağlanmalıdır.

Bu konu ile ilgili olarak Edirne Kent Kültürü ve Bilincini Geliştirme Merkezi Derneği olarak “Bir Kitap, Bir Çocuk, Bir Kütüphane” mottosuyla “Bilgi Her Mahalleye, Kitap Her Çocuğa” başlıklı bir projeyi hayata geçirmek için bir kampanya başlatılmıştır. Kampanya kapsamında öncelikli olarak kentimizin Karaağaç, Yıldırım-Yeniimaret, Kaleiçi ve Kıyık Semtlerinde kentimiz tarihinde iz bırakan değerlerimizin de isimlerini taşıyan bilgi merkezleri/kütüphanelerin açılması hedeflenmektedir.

Biz bu kampanya kapsamında mahalle sakinlerinden için imza toplamaya çalışırken, açtığımız bu kampanya için engel olmaya çalışanların da var olduğunu duyunca şaşırdım mı? Hiç Şaşırmadım!

Aslında kentimizde bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla bir örneğini Koca Sinan Mahallesinde gerçekleştirdik. Dr.Ratip Kazancıgil’in yaşadığı ev “Dr.Ratip Kazancıgil Kültür Evi” adıyla düzenlenmişti. Müze ve Kütüphane içerikli olan kültür evinde isteyen kütüphaneden yararlanabilmekte isteyen de gezebilmektedir.

Kent yöneticilerimizin bu gençlik bayramında kentimize kazandıracakları yeni bilgi merkezlerinin müjdesini, yaşanılan sorunların çözüm projelerini sunması gerekirken Atatürk’ün bizlere söylediği özdeyişlerini sosyal medyadan paylaşmaktadırlar. Atatürk bizlere bu özdeyişleri, ilham ve dersler alarak yeni projelerle gençleri yarınlara hazırlamamız için söylemiştir.

Bu bağlamda Kooperatif Evlerinde yıkılan Halk Kütüphanesi yerine hızla yapılmakta olan yeni halk kütüphanesi binası da çok değerlidir. Ancak kentin merkez halk kütüphanesi niteliğinde olan bu kütüphaneden ancak bu mahalle ve çevresindeki halkımız yararlanabilecektir. Her yaştaki halkımızın bilgiye yani kitaba erişim hakkının olduğu unutulmamalıdır.

Çocuk ve Gençlerimizi araştıran, sorgulayan ve özgür bireyler olarak yetiştirilmesi için her türlü imkanı kendilerine tanımalıyız.

Günümüzde “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” olarak kutlanan bu bayram, ilk defa 19 Mayıs 1926 yılında Samsun’da “Gazi Günü” adı altında kutlanmıştır. 24 Mayıs 1935 tarihinde de “Atatürk Günü” adı altında resmiyet kazanmıştır. 20 Haziran 1938 tarihli kanunla “Gençlik ve Spor Bayramı” adını almıştır.

M.Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet ve minnetle anıyor, Gençlerimizin bayramını kutluyorum.

Kapak Fotoğrafı: Atatürk Edirne’de Erkek Öğretmen Okulunda Öğrenci ve Öğretmenlerle Birlikte.  24 Aralık 1930.


Kaynakçalar
:

[1] Yücel, İbrahim (2022) Gençlerin ve Gençlik Çalışanlarının Gözünden Gençlik Politikaları ve Hizmetlerinin Değerlendirilmesi.- Ankara: Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sosyal Bilimler Anabilim Dalı, Doktora Tezi. s.; 1. 

[2] 17.05.2024 tarih ve 53677 sayılı haber bülteni.

[3]https://istatistik.meb.gov.tr/OkullasmaOrani/Index

[4]Kaplan, Mahmut Melih (2023) Gençliğin Ekonomi Politiği, Gençlerin Yaşadığı Sorunlar Ve Gençlik Esaslı Bütçeleme.- Mersin: Mersin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Maliye Bölümü Yüksek Lisans Tezi, s.;25.

[5] TÜİK, İllere ve vatandaşlığa göre Türkiye’ye gelen ve Türkiye’den giden göç, 2016-2022

 

Bu gönderiyi paylaş

Facebook Twitter LinkedIn E-posta Naber

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


ReCAPTCHA doğrulama süresi sona erdi. Lütfen sayfayı yeniden yükleyin.

Son Yazılar

  • YAĞLI GÜREŞ VE KIRKPINAR YAĞLI GÜREŞLERİNDE GELENEKSELLİĞİN KORUNMASI VE SORUMLULUĞU PANELİ AÇIŞ KONUŞMASI – ENDER BİLAR
  • MEHMET FARUK GÜRTUNCA VE EDİRNE GAZETESİ
  • Ender Bilar Trakya Üniversitesi Radyosunda Evrim Kaşıkçı’nın konuğu oldu.
  • Edirne’de ‘kafeterya değil, kütüphane’ çağrısı
  • Her mahalleye kütüphane için imza kampanyası

Son yorumlar

  • YAĞLI GÜREŞ VE KIRKPINAR YAĞLI GÜREŞLERİNDE GELENEKSELLİĞİN KORUNMASI VE SORUMLULUĞU PANELİ AÇIŞ KONUŞMASI – ENDER BİLAR için Hakan TUNA
  • CUMHURİYETİN 101. YILINDA CUMHURİYET KÜLTÜRÜ için Volkan
  • EDİRNE’NİN ŞEHİR TARİHİNDE YAŞANILAN DEPREMLER için Gerçekten Unutmadık mı? - Ender Bilar - Kişisel Web Sitesi
  • YAŞAYAN EFSANE KIRKPINAR’IN UNUTULAN DEĞERLERİ için Hakan Subaşı
  • EDİRNE’NİN ŞEHİR TARİHİNDE YAŞANILAN DEPREMLER için EDİRNE DEPREM İÇİN GÜVENLİ LİMAN MI? - Ender Bilar - Kişisel Web Sitesi

Sosyal Medya

Facebook Twitter Instagram Linkedin

Kategoriler

  • Blog Yazıları
  • Basından
  • Videolar
  • Kitapları
  • Makaleleri
  • Fotoğraflar
  • Bildileri
  • Ödül ve Başarılar
  • Projeleri
  • Genel

  • Hayatı
  • Yayınları
  • Projeleri
  • Fotoğraf ve Videolar
  • Aldığı Görevler
  • Basından
  • Ödül ve Başarılar
  • İletişim ve Linkler

Enderbilar.com © Copyright 2021. Tüm Hakları Saklıdır.